Yıl:2021   Cilt: 8   Sayı: 20   Alan: Edebiyat / Literature

  1. Anasayfa
  2. Makale Listesi
  3. ID: 419

Halil Sercan KOŞİK ORCID Icon

DİVAN ŞİİRİNDE FARKLI TÜRLERİYLE YER ALAN BİR SAVAŞ ALETİ: KILIÇ, ss. 11-38

Ordu-millet olan Türkler, tarih sahnesine çıktıklarından bu yana savaş meydanlarındaki askerî yetenekleriyle daima adından söz ettirmiş bir ulustur. Türkler, cenklerde kullandığı kimi savaş aletlerini, çoğu zaman vücudunun bir parçası hâline getirmiş ve muharebe meydanlarındaki cesaret ve kahramanlıklarının yanında bu aletleri kullanmaktaki maharetleriyle de göz doldurmuşlardır. Bu aletler içerisinde, modern çağla birlikte gözden düşüp artık sadece kültürel ve tarihsel bir obje hâline gelen ve asırlar boyunca savaş meydanlarında kullanılmış en önemli silah olan kılıcın onlar için ayrı bir yeri vardır. Savaş zamanlarında kılıcı kullanan Türkler, barış zamanlarında ise onu kınına sokup bu kez kalemi ellerine almışlardır. Bu bakımdan Türklerin daima yanında bulunup onların ayrılmaz parçaları olan kalem ile kılıcın karşılaştırıldığı alegorik tarzda çeşitli edebî eserler de yazılmıştır. Divan edebiyatında daha çok "münâzara-i seyf ü kalem" başlıklı mesnevi nazım şekliyle yazılmış bu eserler dışında kılıcın pek çok şiirde farklı çeşitleriyle yer aldığı da görülmektedir. Savaşın olduğu kadar sanatın da önemli olduğu Osmanlı medeniyetinde kılıç, bugün ismini unuttuğumuz pek çok türüyle birlikte divan şiirinde farklı bağlamlarla kendisine yer bulmuştur. Üretim maddesi ve yeri, şekli, üzerindeki süslemeler vb. özelliklerine göre "Hindî", "Mısrî", "Dımışkî", "Kirmânî", "firengî", "gaddâre", "meç", "cevher-dâr", "belârek", "siyeh-tâb" gibi değişik isimler verilmiş bu kılıçlardan divan şiirinde bahsedilmesi, söz konusu edebiyatın Osmanlı'nın sosyal hayatını olduğu kadar askerî hayatını da tam anlamıyla yansıttığını bir kez daha gözler önüne sermektedir. Bu makalede, Osmanlı dönemi Türk edebiyatında çeşitli kılıç türlerinin hangi şairler tarafından ne şekilde ele alındığı beyitler üzerinden irdelenecektir.

Anahtar Kelimeler: Türkler, Osmanlı, Divan Şiiri, Kılıç, Kılıç Türleri

http://dx.doi.org/10.17822/omad.2021.180


A Warfare Tool with Its Different Types in Divan Poetry: Sword, pp. 11-38

Turks, known as the army-nation, have always been famous for their military abilities on battlefields since their emergence in the history pages. Turks made some warfare tools used in the wars almost as a part of their body, and besides their bravery and heroism on battlefields, they also drawn attention with their skills in using these tools. Even though it has become a cultural and historical motif in the modern age, the sword, which is the most important weapon used on battlefields for centuries, has a special place for Turks. Turks, who used the sword in wartime, sheathed it in times of peace and took pen instead. In this regard, various literary works have been written in an allegorical style to compare pen and sword which, are always the integral parts of the Turkish society. Apart from these works written in divan literature with mesnevi verse style titled "the debate of sword and pen", there are many different types of swords mentioned in divan poetry. In the Ottoman civilization, where art was as important as war, there are many types of swords many of which are forgotten today in divan poetry with different contexts. According to their characteristics as production material and production place, shape, decorations etc., different names such as "Hindî", "Mısrî", "Dımışkî", "Kirmânî", "firengî", "gaddâre", "meç", "cevher-dâr", "belârek", "siyeh-tâb" were used to mention these swords. Mentioning of types of swords in divan poetry once again shows that divan literature literally reflects the military life of the Ottomans as well as their social life. In this article, it will be examined through the couplets which sword types were reflected to Turkish literature by poets in the Ottoman period and how these poets used these swords in their literal works.

Keywords: Turks, the Ottoman, Divan Poetry, Sword, Sword Types

http://dx.doi.org/10.17822/omad.2021.180